Ramazan müslümanı!
Ramazanın ilk günleri açlığında tesiri ile biraz zor geçebilir. Nefsi on bir ay gece gündüz demeden doyurunca doğal olarak da alışması zor olabiliyor. Bizi bizden çok daha iyi bilen Allah, bir rahmet bir nimet olarak Ramazanı bizlere hediye göndermiş. Ramazan yaşanılan hayatın, bir ödülüdür. Bir kişinin güzelliğini, iyiliğini bu ayda ki haline bakarak (ödül mü alıyor yoksa ayağı ile ödülü mü tepiyor) anlamanız mümkün.
Ramazan ayında kişinin kendine çeki düzen vermesi içinde bulunan inancının bir göstergesidir. Son dönemlerde bazı zevatlar bir kavram ortaya türetti Ramazan Müslümanı. Herkes bilir ki, iman bir bütündür. Bu aya yetişen Müslüman diğer ayda farklı olmaz, yalnızca bu ayda ibadetini artırır. Eğer iman çerçevesi ile değerlendirme olursa bu ifade söyleyeni Allah muhafaza sıkıntıya sokar. Biz bunları değerlendirirken bir hocamızın tabiri ile ameli olarak değerlendirelim. Aslına bakarsanız bu kavram insanları İslam’dan soğutmaktan diğer bir işe yaramaz. Ramazan Tövbe ayıdır. Kişi tövbe eder ve umulur ki bundan sonra da hayatını Ramazan, ahiretini bayram eder.
- Peki Ramazan Müslümanı var mı ? - Tabi ki de var olmaz mı ? - Sizce kim bunlar ?
- Sayalım efendim: On bir ay her hangi bir zam yapmayıp yalnızca Ramazan ayında zam yapabilmek için bekleyen daha ay girmeden bir iki hafta kala daha önce depoladığı ürünlere % elli zam yapan esnaf abi.
- Öğrencilere destek olan senenin her ayında mazlumun fakirin yanında yer alan, gözyaşlarını dindirmek için gece gündüz çalışan, Vatana millete hizmet yolunda çaba gösteren ehli sünnet, dernek ve vakıflara çürük bozulmuş malları verip zekattan düşenler.
- On bir ay irtica yaygarası yapıp kendilerine aydın ilerici görüp, din diyanet deyince çarpılmışa dönen, Müslümanı gerici yobaz gören, kimi zaman adını sanını dahi duymadığımız başka zamanlarda vatana millete hayırlı bir çalışma faaliyetinde bulunmayan ancak bu ay da fitre zekat toplamaya çıkan adına STK dedikleri kuruluşlar.
- Bir Müslümana yararı olmayan Allah rızası için yardımcı ol diyenleri kapıdan kovan ama Ramazan ayı gelince sosyal ağ da, televizyonlarda, koli dağıtıyoruz iftardayız vb. fotoğrafları paylaşan malum yöneticiler.
- Başka zamanlarda dine diyanete hakaret eden, Kuran okumayı dahi bilmeyen, ilmihal kitaplarının kapağını dahi açmadan bu ayda televizyon radyo gibi medya da dolaşıp, İslam mantık dini diyerek, bence böyle diye fetva veren, kendilerini aydın olarak tanıtan ama halkı cahil gören zatı muhteremler.
- Banka kapılarını aşındıran, günlük faiz hesaplarını takip eden, hasta olup oruç tutamayana zındık gözüyle bakan zatlar.
- Peygamber (S.A.V.) sünnetini yalnızca tabakta yemeği bitirmek olarak anlayan. ‘‘Kendisi tokken komşusu aç yatan bizden değildir’’ hadisini kafalarına göre yorumlayıp devir eski devir değil memlekette aç mı var deyip mazlumu, fakiri görmeyen ve fitresini diyanetin belirlemiş olduğu fiyattan verip iftarda altı yedi çeşitten aşağı yemeyen zatlar.
Bu liste çok uzar gider en iyisi burda keselim de bunlara da prim vermeyelim. Biz bu ayı değerli hocalarımızın anlattığı insanlığın rahmetine vesile olan ay olarak biliyoruz.
Tahir Kavri-Iğdır
Ramazanımız mübarek olsun...
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.