Seçime bir yıl var ve herkesin gözü Konfederasyon'un adayı olacak. Belli bir aday yok ama bir Kılıçdaroğlu var ki aday olma hevesi hem gözlerinden hem de sözlerinden belli oluyor. Ancak kurulun kurucusu ve lider ortağı olmanız aday olmanız için yeterli değildir.
Çünkü sadece masanın karar vermeyeceğini hepimiz biliyoruz. Büyükelçiler katılacak, diğer devletler isim ve nefes konusunda anlaşacaklar...
Yani anlayacağınız ve bildiğiniz gibi somut masa katılımcıları 6 kişidir ancak soyut katılımcı sayısı oldukça fazladır. Bu aşamada kimin aday olacağını kestirmek zor.
Böyle bir Grift Zone yaratılmasının nedeni, yerel halkın sofralarının gözlerini ve kulaklarını yapımcılara çevirmiş olmasıdır. Kararı kendilerinin verdiğini iddia eden en ünlü adaylar hakkında bir yazı yazmak istiyorum. Kim kimi istiyor, kim kime emanet, gelin birlikte öğrenelim. Kemal Kılıçdaroğlu'nu isteyenler: CHP'nin üst düzey yöneticilerinin çoğu.
Koalisyon partilerinden Demokrat Parti Kılıçdaroğlu'nun adaylığını desteklemedi, destekledi.
Kemal Kılıçdaroğlu'nu istemeyenler: İmamoğlu ve hayranlarının hiçbiri istemiyor. Mansur Yavaş ve yandaşları bunu istemedi.
CHP'de ülkesini seven hiçbir parti Kılıçdaroğlu'nu desteklemez.
İyi Parti'nin üst düzey lideri de dahil olmak üzere İp üyelerinin çoğunluğu Kemal Bey'e sempati duymuyordu. Her iki neden de Erdoğan'ı yenemeyecek olması ve Kılıçdaroğlu'nun, İyi Parti Milletvekili İbrahim Halil Oral'ın yarattığı bezelye gibi bir Alevi olması. Bu sosyolojik bir karar değildir, ayrımcıdır, kardeşleri birbirine düşürme arzusudur ve diğer adayları kral yapma girişimidir.)
Temel Karamollaoğlu bu kez CHP'ye oy verilmeyeceğini kendi tabanından biliyordu. Yani, ölçekte olmasına rağmen, kendini yeni alanlarda bulmaya çalışıyor.
Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan ortada duruyor ama tahtada Kemal Bey'in adı geçse verecekleri desteğin alacakları milletvekili sayısıyla el ele gittiği biliniyor.
Meral Akşener'i isteyenler: İyi partisinin büyük bir kısmı ablasının başkan olmasını istiyor. Uygun bir temel oluşturabilmeleri için rakip olarak gördükleri isimleri ayıklamak için adımlar atarlar. Bu hamlelerin ivme kazanıp kazanmayacağı belli değil ancak Akşener, "Başbakan olacağım" diyerek kapıyı kapattı. Özellikle, kapıları başkalarına açabilmek için kapattı. Son dakikada başvurmaya ikna edilip edilmediği bilinmiyor.
Kılıçdaroğlu'nu yazın. Akşener söz konusu olduğunda Ekrem İmamoğlu sevenler ikiye bölünmüş görünüyor.
Mansur Yavaş ve ekibi, Akşener'in A'sını duymak bile istemedi..
Ekrem İmamoğlu'nu isteyenler: CHP tabanının bazı üyeleri istiyor, gerçekten istiyorlar. İyi Parti lideri İmamoğlu'nun adını her zaman yüceltici bir üslupla telaffuz ettiği için, sadece "istiyor" yerine "Doğal aday" demek mantıksız olmaz. Khk halkının Akşener'in adaylığını desteklediğini kimse bilmiyor. 
Ekrem İmamoğlu'nu istemeyenler: Kılıçdaroğlu ve Yavaş bu konuda çok net.
Temel Bey, Ahmet Bey, Ali Bey ve Gültekin Bey genelde İmamoğlu ile ilgilenmiyor. Belediye başkanı olarak kötü bir görevi olduğunu ve aday olursa kazanamayacağını biliyorlardı.
Mansur Yavaş'ı isteyenler: Anketlere göre çok kişi istiyor. Kendisini CHP'nin bir destekçisi olarak görüyor ama fazla değil. Mansur Yavaş istemeyenler: Başta Kılıçdaroğlu'nu yeniden yazın. Herkes "Yavaş" deme ve oyunculuk ritmine uysa da Akşener bunu kabul etmeyecektir. 
Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı gerçekten kaybedecek mi? Her şeyden önce siyasetin kurdu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı yenebilecek mi? Bazı sandık şirketlerinden gelen, herkesin bildiği, cezbedici ve zevkli rakamlar, dikkatlerini dağıtsa da, seçim gecesi yapılan bir balkon konuşması daha göreceğiz sevgili dostum.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.