CHP’nin Zirvesinde Bir Sahtecilik Gölgesi: Devlet Neredesin?
Bir zamanlar Iğdır’da yokluk içinde yaşayan bir vatandaş, bugün İstanbul’da CHP’nin en üst düzey görevlerinden birine kadar yükselmiş durumda. Kulağa başarı hikâyesi gibi geliyor değil mi? Ancak bu parıltılı tablonun arkasında, Türkiye Cumhuriyeti’nin mali ve hukuki düzenini tehdit eden karanlık bir yapı var.
İstanbul’da muhasebecilik yapan bu K. A. şahıs, yıllardır piyasaya naylon fatura kesiyor. Yani hiçbir gerçek mal veya hizmet alımı olmadan düzenlenen bu sahte belgelerle hem vergi kaçırıyor hem de ciddi kazanç sağlıyor. İddialara göre, kestiği her sahte faturadan %30 komisyon alıyor. Bu, açıkça suçtur ve Türk Ceza Kanunu’na göre cezai yaptırımı vardır. Dahası var... Bu K. A. şahıs, bugün CHP’nin genel sayman yardımcılığına göreve getirildi. Tüm mali süreçlerine hâkim bir konumda. Partinin genel danışmanlığı görevini üstlenmiş; yani CHP’nin ödemeleri, kaynak kullanımı, bütçe harcamaları – kısacası tüm para trafiği – onun bilgisi ve yönlendirmesiyle yürütülüyor. Böyle bir yetkinin, daha önce yasa dışı işler yapmış bir isme verilmiş olması sadece CHP için değil, ülke demokrasisi için de bir tehdittir.
Buradan açıkça soruyoruz: Devlet nerede? Hazine ve Maliye Bakanlığı bu naylon faturaları neden denetlemiyor? MASAK bu kirli para trafiğini neden incelemiyor? Yargı, bu kadar açık iddialar karşısında neden suskun kalıyor? Bu kişi sadece kendisini değil, bağlandığı siyasi yapıyı da büyük bir yolsuzluk batağına çekmektedir. Bu işin sonunda CHP yöneticilerinin de, bilerek ya da bilmeyerek, bir suç ağının içine düşme riski vardır.
Devletin tüm kurumlarını göreve çağırıyoruz. Bu tür yapılar sadece vergi kaybı yaratmaz; kamu düzenini bozar, siyaseti kirletir, millete olan güveni çökertir. Bu şahsın hesap vermesi yalnızca siyasi değil, hukuki bir zorunluluktur. Devlet sessiz kalamaz. Çünkü sessizlik, suça ortaklıktır.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.